Kitap 1
IV. OYUN, III. SAHNE’NİN DEVAMI
Hizmetçi: Kesinlikle hayır efendim! Buraya odanızı temizlemeye geldim.
Crantius Colto: Buraya sadece onun için mi geldin küçüğüm? Odacığım için mi?
Hizmetçi: Neyi kastettiğinizi bilmiyorum efendim. Ben zavallı, Argonyalı bir hizmetçiyim.
Crantius Colto: Yani benim fıstığımsın. Ve bunda da iyisin. Güçlü bacaklar ve mükemmel bir kalça.
Hizmetçi: Beni utandırıyorsunuz efendim!
Crantius Colto: Korkma. Benimle güvendesin.
Hizmetçi: Temizliği bitirmem gerekiyor efendim. Yoksa hanımım başımı vurdurur!
Crantius Colto: Temizlik demek? Tam da senlik bir şeyim var. Al, mızrağımı cilala.
Hizmetçi: Ama çok büyük! Bütün gecemi alır!
Crantius Colto: Bolca vaktimiz var tatlım. Bolca.
IV. OYUN, III. SAHNE’NİN SONU
Kitap 2
VII. OYUN, II. SAHNE’NİN DEVAMI
Hizmetçi: Aman Tanrım, ne de büyük bir ekmek! Ama bu fırınıma nasıl sığacak?
Crantius Colto: Bu ekmek daha pişmeye hazır değil tatlım. Daha kabarmadı bile.
Hizmetçi: Biz de hızlı davranırız. Böyle bir görevi nasıl başarabileceğim ki?
Crantius Colto: Saf Argonyalı hizmetçim benim, ellerini kullanmalısın.
Hizmetçi: Ekmeği yoğurmamı mı istiyorsunuz? Burada mı?
Crantius Colto: Elbette.
Hizmetçi: Ama ya hanımım beni yakalarsa? Ekmeğiniz onun iştahı için.
Crantius Colto: Endişelenme hassas çiçeğim benim. Onun kıvrımlarını daha sonra tatmın edeceğim.
Hizmetçi: Tamam ama korkarım ki fırınım yeteri kadar ısınmadı. Saatlerce sürebilir!
Crantius Colto: Bolca vaktimiz var tatlım. Bolca.
VII. OYUN, II. SAHNE’NİN SONU