Nirnotu Mektubu

Aşağıdaki yazı Simya Ustası Sinderion’ın 4.Çağ 2 yılının Nisan ayında bir simya sempozyumunda yapmış olduğu konuşmanın yazılı halidir. Bu Sinderion’ın aynı gruba önceki bir sempozyumda yaptığı konuşmanın düzenlenmiş versiyonudur. Konuşmasındaki orijinal üslubu korumak için elimizden gelenin en iyisini yaptık ama metnin açıklığa kavuşması ve bağzı yazınsal nedenlerden ötürü bazı yerlerde değişiklikler yapıldı.

Sharmirin Raythorne,

İmparatorluk Katibi

————————

Bu sempozyumda öncelikle Nirnotu ile ilgili bağzı şaşırtıcı gelişmelerden bahsetmek istiyorum. İlginç biçimde dayanıklı olan bu bitki belirli miktarda suyun olduğu hemen hemen her yerde yetişse de, çok az rastlanılıyor ve soyu tükenme tehlikesiyle karşı karşıya. Yıllar süren geniş çaplı bir araştırma ve alan asistanımın durmak bilmeyen çabalarıyla, çok sayıda Nirnotu örneğine sahip oldum. Meşhur İmparatorluk bitki bilimcisi Chivius Regelliam’ın öne sürdüğü teorilere göre, Nirnotu bir zamanlar hızla yayılan bir bitki türüydü ama bir takım büyük doğal afetler buna engel oldu. Pek çok Alim 1.Çağ 668 yılında olduğu varsayılan bitki yaşamına büyük darbe vuran Güneşin Ölümü felaketini doğru kabul etmese de, Chivius Nirnotu’nun normal yaşam döngüsünün bir yıl boyunca yetersiz güneş ışığı nedeniyle kesintiye uğradığını ileri sürüyor. Diğer bitki türleri farklı şartlara uyum sağlama eğiliminde olsalar da Nirnotu’nun büyülü yapısı onu iklim değişimine karşı hassas bir hale getirdi. Bu teori doğru ya da yanlış artık önemli değil, gerçek şu ki yıllar geçtikçe Nirnotu sayısı gitgide azalıyor.

Ne ilginçtir ki Chivius notlarında Nirnotu’nu etrafa parlak sarımsı ışık yayan bir ot olarak tanımlıyor. Ama tam tersine günümüzde Nirnotu’nun mavi-beyaz hafif bir parıltısı var. Diğer Alimler tarafından yapılan araştırmalar da bu renk değişimini tam olarak açıklayamıyor. Ama ben şahsen Nirnotu’nun yaklaşan felaketi hissedip hayatta kalmak için metabolizmasını değiştirdiğini düşünüyorum. Nirnotu’nun günümüzde yeraltında, güneş ışığının ulaşamadığı yerlerde yetişmesi benim bu teorimi destekleyen en önemli kanıtlardan biri. İşin ilginç yanı Chivius’ın notlarında Nirnotu’nun yer altında yetişmesinden hiç bahsedilmiyor. Bu nasıl olabilir? Yeryüzünde yetişen bir bitkinin birden doğal ortamından tamamen farklı yeni bir yerde ortaya çıkması nasıl izah edilebilir?

Bu sorunun cevabı, benim sevgili simya severlerim, ironik bir şekilde Chivius’ın kendi notlarında gizli. Her ne kadar Nirnotu üzerinde uzun bir süre çeşitli deneyler yapmış olsa da, bitkinin yaşam döngüsünde çok önemli bir bölümü, yetiştiği toprak türünü gözden kaçırmış. Chivius Kızıl Dağın volkanik patlamasının nirnotlarının ölmesinde payı olduğu varsayımında haklıydı ama ben büyük volkan patlaması sonucu ortaya çıkan kül bulutlarının gökyüzünü kaplayıp güneş ışığını engellemenin yanında başka sonuçlar da doğurduğunu düşünüyorum. Cyrodiil’in verimli toprağı bu volkanik küllerle karıştığında Nirnotu’nun şaşırtıcı bir şekilde başkalaşım geçirmesine neden oluyor. O eski karanlık zamanlardan geriye az miktarda volkanik kül kalsa da Vvardenfell’den gelen örneklerle bir deney yapmayı başardım. Nirnotu’nu dikkatlice incelediğimde içlerinin ileri derece büyülü bir madde olan kül tuzu ile dolduğunu gördüm. Vvardenfell yerlisi olan bir Kara Elf bundan yüzlerce yıl önce bitkileri kurutarak bölgede kıtlığa yol açan bir küf hastalığını kül tuzu kullanarak durdurmuş. Kül tozunun bu eşsiz özelliği Nirnotu’nun büyülü yapısıyla bütünleşerek büyük bir değişime neden oluyor… Bir diğer deyişle bitki kendini iyileştiriyor.

Sözün özü, Nirnotu yok olmak üzereyken ölümüne neden olan gücü kendisini yenilemek için kullandı. Görünen o ki Nirnotu diğer bitkilerin binlerce yıllık bir süreçte yapabildiği değişimi çok kısa bir süre içerisinde gerçekleştirmiş.

Benim teorimi kabul edin ya da etmeyin, bir şey çok kesin; Nirnotu yok olmanın eşiğinde bulunuyor. İksir yapımında daha önce hiç görmediğim yeni bir takım özellikler barındırıyor. Çalışmalarda kullanmak üzere birkaç Nirnotuna ihtiyacım var. Otların toplanması için bir miktar maddi kaynak ayırdım. Bu teklifimle ilgili ayrıntıları sempozyumun sonunda vereceğim. Nirnotu’nun soyu tükenme tehlikesiyle karşı karşıya. Lütfen, gerçekten çok geç olmadan teklifimi bir düşünün.

Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.