Elder Scrolls Online Imperial City Hikayesi

Elder Scrolls Online’ın ilk ek paketi olma unvanını taşıyan Imperial City ile, ana hikayede mücadele ettiğimiz Molag Bal ile bir kez daha karşılaşıyoruz. Bu ek paketin hikayesi, ana hikayede yaşanan olayları destekleyici unsurlar içerdiği için, ana hikayede neler yaşandığını bilmeniz faydanıza olur.

Ana Hikayede Yaşananlar

Bir önceki videomuzda canlıların yaşadığı evren olan Mundus’u Daedrik Prenslerin istilasından koruyan Ejderateşi ve ona eşlik eden Kralların Madalyonu’ndan bahsetmiştik. Molag Bal, büyücü Mannimarco’yu kullanarak Ejderateşini söndürmüş ve Mundus’u koruyan bariyeri zayıflatmıştı. Fakat bu ek paketle öğreniyoruz ki Ejderateşi’nin çok daha büyük, çok daha güçlü bir kaynağı bulunuyor. Imperial City’nin hikayesi de bu ateş etrafında dönüyor. Ama o kısma geçmeden önce tarih bilgilerimizi tazeleyelim.

Ejderateşi Nedir?

Birinci Çağ’ın öncesine dönüyoruz. Tamriel kıtasının merkezindeki Cyrodiil bölgesinde yaşayan elf soyundan gelen Ayleidler, yine kendileri gibi burada yaşayan ve Nede adı verilen insan topluluklarını köle olarak kullanmaktadır. Kölelikten kastımız sadece gündelik işleri yaptırmak değil, aynı zamanda vahşi eğlenceleri için insanları katletmek, çocukları aslanlara yedirmek ve yaşayan insanların iç organlarından modern sanat icra etmek gibi manyaklığın ötesine varan uğraşları kapsamaktadır. Ayleid toplumu kendi içinde ise ikiye bölünür, Daedrik Prenslere tapanlar ve Aedralara tapanlar. İnsanları köleleştirenler ise Daedrik tapınıcılarıdır. Takvimler Birinci Çağ 242’ye geldiğinde ise Alessia adında bir Nede kölesi, Daedra fanatiği Ayleidlerin zulmünden kendi halkını kurtarması için Aedra Akatosh’a yalvarır. Akatosh’un kendisiyle konuştuğunu söyleyen Alessia, isyan ateşini yakar. Skyrim’in Nordları ve Aedraya tapan Ayleidlerin desteğini arkasına alarak, Daedra destekçisi tüm Ayleidleri kılıçtan geçirirler. Alessia ölüm döşeğindeyken bizzat Akatosh tarafından kutsanır ve Akatosh’un kanını taşıyan Kralların Madalyonu verilir, ayrıca Akatosh kendi ateşiyle Ejderateşini de yakar. Madalyonu ejderkanı taşıyan bir imparator taktığı ve ejderateşi yandığı sürece fanilerin diyarı Mundus, Daedrik Prenslerin diyarı Oblivion’a karşı güvende olacaktır.

Madalyonun ve ateşin hikayesi bu şekilde. Elder Scrolls Online ana hikayesinde madalyonu kullanıp Molag Bal’ı durdurmuştuk. Zat-ı şahaneleri bu sefer gözünü ateşe dikmiş. Yine Molag Bal’ı önlemekle uğraşacağız.

Imperial City DLC Hikayesi

İmparatorluk Şehri’ne (Imperial City) gittiğimizde bizi burada Drake of Blades adında eski bir Ejdermuhafızı karşılıyor. Ejdermuhafızları örgütü ise imparatorları korumakla yükümlü özel muhafız birliğidir. Ana hikayedeki yoldaşlarımızdan Sai Sahan da ayrıca bir ejdermuhafızıdır. Fakat ortada koruyacak bir imparator olmadığı için sağda solda part-time işlere girmiş durumdalar.

Drake bizden Rahip Egnatius’u bulmamızı istiyor. Kendisi Molag Bal’ın öğrenmek istediği bir bilgiye sahipmiş ve daedralar tarafından işkenceye maruz kalmaktadır. Vakit kaybetmeden şehrin bölgelerini kolaçan ediyoruz. Bu sırada karşımıza bir grup lejyonerin, daedralara karşı direndiğini görüyoruz. Sekiz askerden meydana gelen bu minik lejyona yardım edip kendileriyle konuştuğumuzda öğreniyoruz ki Egnatius’un kendilerine verdiği büyülü parşömeni kullanıp ölümsüz olmuşlar. Tam olarak ölümsüz sayılmazlar, sadece ölüp ölüp diriliyorlar. Bu sayede Sıfırıncı Lejyona karşı direniş gösteriyorlar. Ufak not, Sıfırıncı Lejyon ise Molag Bal’ın istilası sırasında İmparatorluk Şehrine olan ve Molag Bal’ın hakimiyetini kabul edip zombilere dönüşen lejyona deniyor. Bu ufak münasebetten sonra asıl görevimiz olan Rahip Egnatius’u aramaya koyuluyoruz. Rahip efendiyi daedraların elinden kurtardığımızda, Molag Bal’ın askerlerinin az önce karşılaştığımız direniş grubunun elindeki parşömeni aradığını öğreniyoruz. Rahip Egnatius ise parşömenin sırrının ne olduğunu bilmiyormuş. Ama Molag Bal parşömenin peşine düştüğüne göre sekiz askeri ölümsüz yapmaktan öte daha büyük bir güce sahip olduğu kesin. Biz de Molag Bal’ın neler bildiğini öğrenmek için araştırmalarımıza devam ediyoruz.

Sıradaki hedefimiz Sıçan adıyla bilinen bir Enginyurtlu ile görüşmek. Hafiften kafayı sıyıran bu arkadaş, son Enginyurtlu imparator Leovic öldükten sonra şehri terketmeyip lağımların dehlizlerinde saklanmış ve şehrin her köşesini avucunun içi gibi biliyor. Daedraların neyin peşinde olduğunu da biliyor haliyle. Öğreniyoruz ki Molag Bal, Ejderateşini kalıcı bir şekilde söndürmek istiyormuş. Yani hedefi, Sublime Brazier, ya da Türkçesiyle Yüce Mangal!

İmparatorluk Şehri’nin dört bir tarafını kazan iskeletlerin de derdini anlamış olduk. Efsanelerde anlatılan ve kimsenin görmediği bu mangal şehrin derinliklerinde bir yerlerde gizliymiş. Ölüçağıranların kontrol ettiği bu iskeletlerin birini ele geçirip kendisine verilen emri öğrenmemiz gerekiyor. Ufak bir sorgulamanın ardından daedraların kazı yaptığı yeri öğreniyor ve sabotajla işlerine çomak sokuyoruz. Sıra geldi yüce mangalın nerede olduğunu bulmaya.

Son Savaş

Daedralar şehirdeki bir kitap hariç tüm kitapları yakıyor ve o yakmadıkları kitabı da Drake of Blades ele geçirmiş. Sorun ise kitabın şifreli olması. Çözmesi içinse düşmanın elinde esir olan bir arşivciyi kurtarmalıyız. Kurtarma operasyonu başarıyla tamamlandığında Sublime Brazier’ın yerini öğreniyoruz. Nihai hedefimiz ise ateşin bulunduğu Ejderateşi Katedrali’ni Molag Bal’ın askerlerinden korumak. Hikayenin ortalarında bize yardım eden Sıçan tekrar yardımda bulunuyor ve daedra generalinin katedrale doğru hareket ettiğini öğreniyoruz.

Ekbimiz katedrale önce varır ve lejyonerlerin bize verdiği parşömeni Rahip Egnatius kullanarak ayin gerçekleştirir. Drake of Blades ayin ile Yüce Mangal’ın koruyucusu olup ölümsüzlüğe ve süper güçlere erişir. Lakin bir daha asla tapınaktan ayrılamayacak ve ebediyen buranın koruyucusu olacaktır. Ayin sırasında katedralı basan daedraları da bir güzel tokatladıktan sonra hikayemiz sona erer. Molag Bal bir kez daha alt edilmiş ve Tamriel’ı ele geçirme planları tamamen suya düşmüştür.